Özel Okulda Öğretmen Olmak
Özel okulda öğretmen olmak ...
Özelde çalışan öğretmenler o kadar fazla derse giriyor ki ve aldığı ücretler asgari ücret oluyor.
Meb; öğretmeler en fazla 40 saate kadar derse girebilir diyor. Devlet okullarında da böyle lakin devlet okullarında her 25 saatten sonra ek ücret alınır ama özel okullarda bu böyle değildir. Özel okullarda yerine göre öğretmenlerin 50 saat ve üzeri derse girdiği de olur. hele bu öğretmen ataması zor olan bir branş ise dahada yüklenirler ona. Birbirinin ayağını kaydırmak isteyen öğretmenlerle doludur bu tarz yerler. Dedikoduların merkezidir. Buralarda veliler çok iyi eğitim verildiğini düşünebilir. Zaman zaman bu doğrudur. Yalnız çok sağlıksız olan bu koşullarda ne kadar kaliteli eğitim alacaktır bu öğrenciler.
Milli Eğitim Bakanlığı bunu ne zaman düzeltecektir. Sonuçta atanamayan öğretmen de öğretmendir. ve onun dosyası da Meb'de bulunmaktadır ama özlük hakları aynı değildir. nasıl bir ülke ki eğitimi bölük pörcük. Ben şikayet etme taraftarı değilim ama düzeltilmesi için bazı önerilerim bulunmakta...
tek bir cümle ile bu mümkün ....
Milli Eğitim Bakanlığı kendine bağlı tüm özel kurumlarda çalışan öğretmenlerin özlük hakkını atanmış öğretmenlerle aynı seviyeye getirmeli. o zaman özel okullar da cazibe merkezi haline gelebilir.
Ayrıca açıköğretim fakülteleri öğretmenlik için formasyon alamaz hale getirilmeli.
Eğitim fakülteleri ve Fen Edebiyat fakülteleri 10 yıllık dondurulmalı ve buradaki öğretim kadrolarına akademik çalışma için zaman kazandırılmalı ve böylece onları mağdur etmemeleri.
En önemlisi de bir öğretmenin asgari ücret ile çalışması meselesi. Burada asgari ücretle çalışanları küçümsemiyorum. Fakat bir öğretmen nasıl olur da asgari ücret ile çalıştırılır. Hem kutsal meslek diyeceksin , peygamber mesleği diyeceksin, Atatürk'ün yapmak istediği meslek diyeceksin ama modern köle misali bir ücret vereceksin. Bir çok öğretmen; öğretmenliğin yanında ek iş yapmakta buna bizzat şahidim. Geçim sıkıntısı yaşayan bir öğretmen sağlıklı eğitim verebilir mi?
bunu yöneticilerimiz görmüyorlar mı ? çok zor değil bu durumu çözmek ama nedense çok zormuş gibi bir tavır içindeler.
Öğretmenler bu ülkenin kutsalı, öğrenciler bu ülkenin geleceği ve bu kutsallar yeni gelecekleri parlatmalı cilalamalı. Tüm öğrenciler bizleri örnek almakta ve onlar bizim sevgi yumağımız. Sizlerin bir bilemedin beş evladı var ama bizim binlerce milyonlarca evladımız var. sizler bize değil bu milyonlarca evlada yazık ediyorsunuz.
Bu ayıp tarihe geçince nasıl hesap vereceksiniz...
Özelde çalışan öğretmenler o kadar fazla derse giriyor ki ve aldığı ücretler asgari ücret oluyor.
Meb; öğretmeler en fazla 40 saate kadar derse girebilir diyor. Devlet okullarında da böyle lakin devlet okullarında her 25 saatten sonra ek ücret alınır ama özel okullarda bu böyle değildir. Özel okullarda yerine göre öğretmenlerin 50 saat ve üzeri derse girdiği de olur. hele bu öğretmen ataması zor olan bir branş ise dahada yüklenirler ona. Birbirinin ayağını kaydırmak isteyen öğretmenlerle doludur bu tarz yerler. Dedikoduların merkezidir. Buralarda veliler çok iyi eğitim verildiğini düşünebilir. Zaman zaman bu doğrudur. Yalnız çok sağlıksız olan bu koşullarda ne kadar kaliteli eğitim alacaktır bu öğrenciler.
Milli Eğitim Bakanlığı bunu ne zaman düzeltecektir. Sonuçta atanamayan öğretmen de öğretmendir. ve onun dosyası da Meb'de bulunmaktadır ama özlük hakları aynı değildir. nasıl bir ülke ki eğitimi bölük pörcük. Ben şikayet etme taraftarı değilim ama düzeltilmesi için bazı önerilerim bulunmakta...
tek bir cümle ile bu mümkün ....
Milli Eğitim Bakanlığı kendine bağlı tüm özel kurumlarda çalışan öğretmenlerin özlük hakkını atanmış öğretmenlerle aynı seviyeye getirmeli. o zaman özel okullar da cazibe merkezi haline gelebilir.
Ayrıca açıköğretim fakülteleri öğretmenlik için formasyon alamaz hale getirilmeli.
Eğitim fakülteleri ve Fen Edebiyat fakülteleri 10 yıllık dondurulmalı ve buradaki öğretim kadrolarına akademik çalışma için zaman kazandırılmalı ve böylece onları mağdur etmemeleri.
En önemlisi de bir öğretmenin asgari ücret ile çalışması meselesi. Burada asgari ücretle çalışanları küçümsemiyorum. Fakat bir öğretmen nasıl olur da asgari ücret ile çalıştırılır. Hem kutsal meslek diyeceksin , peygamber mesleği diyeceksin, Atatürk'ün yapmak istediği meslek diyeceksin ama modern köle misali bir ücret vereceksin. Bir çok öğretmen; öğretmenliğin yanında ek iş yapmakta buna bizzat şahidim. Geçim sıkıntısı yaşayan bir öğretmen sağlıklı eğitim verebilir mi?
bunu yöneticilerimiz görmüyorlar mı ? çok zor değil bu durumu çözmek ama nedense çok zormuş gibi bir tavır içindeler.
Öğretmenler bu ülkenin kutsalı, öğrenciler bu ülkenin geleceği ve bu kutsallar yeni gelecekleri parlatmalı cilalamalı. Tüm öğrenciler bizleri örnek almakta ve onlar bizim sevgi yumağımız. Sizlerin bir bilemedin beş evladı var ama bizim binlerce milyonlarca evladımız var. sizler bize değil bu milyonlarca evlada yazık ediyorsunuz.
Bu ayıp tarihe geçince nasıl hesap vereceksiniz...
Yorumlar
Yorum Gönder